-
1 فرح
Iفَرَح1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. hoşnutlukAnlamı: hoşnut olma durumu5. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu6. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç11. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu12. sevinç13. zifafAnlamı: gerdeğe girme, gerdek14. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu15. damatlıkAnlamı: güveylik16. düğünAnlamı: evlenme dolayısıyla yapılan tören, eğlenceIIفَرِح1. acısızAnlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz2. zevkliAnlamı: beğenilen hoşa giden3. memnunAnlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu4. kıvançlıAnlamı: sevinç duyan5. kedersizAnlamı: acısız, üzüntüsüz6. mesutAnlamı: mutlu, sevinçli, ongun7. gailesizAnlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç8. bahtlıAnlamı: mutlu, talihli9. gamsızAnlamı: üzüntüsü olmayan10. hoşnutAnlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan11. mutluAnlamı: ongun, mesut12. keyifliAnlamı: keyfi yerinde, neşeli13. ağrısızAnlamı: ağrısı olmayan, acısız14. asudeAnlamı: sessiz, rahat, sakin15. sevinçliAnlamı: sevinci olan16. şenAnlamı: sevinçli, neşeli17. bahtiyarAnlamı: mutlu, mesutفَرَّحَ1. açmakAnlamı: ferahlık etmek2. neşelendirmekAnlamı: neşeli duruma getirmek3. sevindirmekAnlamı: sevinmesine yol açmak -
2 جذل
Iجَذَل1. mürüvvet2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme6. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet7. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu10. sevinçIIجَذِل1. acısızAnlamı: üzüntü, sıkıntı olmayan, kedersiz2. zevkliAnlamı: beğenilen hoşa giden3. memnunAnlamı: sevinç duyan, kıvançlı, mutlu4. gailesizAnlamı: gailesi olmayan, dertsiz, dinç5. bahtlıAnlamı: mutlu, talihli6. kedersizAnlamı: acısız, üzüntüsüz7. kıvançlıAnlamı: sevinç duyan8. mesutAnlamı: mutlu, sevinçli, ongun9. gamsızAnlamı: üzüntüsü olmayan10. üzüntüsüzAnlamı: sıkıntısız, acısız, üzüntüsü olmayan kimse11. hoşnutAnlamı: bir davranış, bir durum veya bir kimseden memnun olan12. mutluAnlamı: ongun, mesut13. keyifliAnlamı: keyfi yerinde, neşeli14. neşeliAnlamı: sevinçli, şen15. sevinçliAnlamı: sevinci olan16. şenAnlamı: sevinçli, neşeli17. bahtiyarAnlamı: mutlu, mesut -
3 ابتهاج
اِبْتِهَاج1. kıvançAnlamı: sevinç2. mürüvvet3. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç4. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma5. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç -
4 اغتباط
اِغْتِباط1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet7. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
5 انبساط
اِنْبِسَاط1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma5. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
6 بسط
Iبَسَّطَ1. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek2. sadeleştirmekAnlamı: yalınlaştırmak3. basitleştirmek4. uzatmakAnlamı: uzatmasına sebep olmak, temdit etmek5. sermekAnlamı: açarak yaymak veya döşemekIIبَسَطَ1. sermekAnlamı: açarak yaymak veya döşemek2. yaymakAnlamı: bir çok kimseye duyurmak3. şenlendirmekAnlamı: neşelendirmek4. düzlemekAnlamı: düzlem durumuna getirmekبَسْط1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç -
7 بشر
Iبَشَر1. beşerAnlamı: insanoğlu2. âdemoğluAnlamı: insan denilen yaratıkların hepsiIIبِشْر1. kıvançAnlamı: sevinç2. mürüvvet3. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu10. sevinç -
8 بهجة
بَهْجَة1. kıvançAnlamı: sevinç2. zariflikAnlamı: zarif davranış veya zarif olma durumu, incelik, zarafet3. mürüvvet4. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç5. şaşaaAnlamı: görkem, gösteriş6. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu7. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma8. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet9. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme10. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç11. görkem12. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç13. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu14. sevinç15. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu16. şatafatAnlamı: süs ve gösteriş -
9 تهلل
تَهَلُّل1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. berraklıkAnlamı: serrak olma durumu, duruluk5. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
10 حبر
IحَبَّرَbezemekAnlamı: süslemek, donatmakIIحَبَر1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duyguحَبَرَ1. ferahlanmakAnlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak2. hazzetmekAnlamı: hoşlanmak, hoşuna gitmek3. ferahlamakAnlamı: sıkıntısız, tassası dağılmak4. hoşlanmakAnlamı: hoşuna gitmek5. kıvanmakAnlamı: iftihar etmek, memnun olmak6. hoşlaşmak7. açılmakAnlamı: biraz iyiyleşmek ve ferahlamak8. bezemekAnlamı: süslemek, donatmak9. coşmakIVحَبْر1. malumatlıAnlamı: bilgili2. arifAnlamı: çok anlayışlı ve sezgili kişi3. âlimAnlamı: bilginVحِبْر1. âlimAnlamı: bilgin2. malumatlıAnlamı: bilgili3. arifAnlamı: çok anlayışlı ve sezgili kişi4. mürekkep -
11 حبور
حُبُور1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma5. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
12 سرور
سُرُور1. kıvançAnlamı: sevinç2. mürüvvet3. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet7. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç12. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
13 فرحة
فَرْحَة1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç -
14 مسرة
مَسَرَّة1. kıvançAnlamı: sevinç2. mürüvvet3. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç8. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu10. sevinç11. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu -
15 أشر
Iأَشَر1. kıvançAnlamı: sevinç2. mürüvvet3. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu4. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme5. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet6. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu7. sevinç8. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duyguIIأَشِر1. kalpAnlamı: düzme, sahte (para)2. kalpAnlamı: yalancı, kendine güvenilmeyen3. düzmeceAnlamı: gerçek olmayan4. kıvançlıAnlamı: sevinç duyan5. müfteriAnlamı: karacı, kara çalan6. martavalcıAnlamı: yalan söyleyen, palavracı7. gamsızAnlamı: üzüntüsü olmayan8. neşeliAnlamı: sevinçli, şen -
16 سعادة
سَعَادَة1. kutAnlamı: mutluluk2. mutAnlamı: saadet3. mürüvvet4. hoşnutlukAnlamı: hoşnut olma durumu5. huzurAnlamı: gönül rahatlığı6. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet7. saadetAnlamı: mutluluk, mut8. zevkAnlamı: hoşa giden ve çekici bir şeyin elde edilmesinden, düşünülmesinden doğan hoş duygu